MEHMET BOZKURT

-YENÝ- CUMHURÝYETÝN DEÐERLERÝ DÝYORLAR!?

• admin
• 10 Kasým 2025
• Yazar
• 21 Görüntüleme

CUMHURÝYETÝN DEÐERLERÝ DÝYORLAR!?

Nedir Cumhuriyetin deðerleri?
Erdemli bir yönetim þekli olan Cumhuriyet erdemsiz ellerde gözyaþý, acý ve ýstýrap oldu...
Bakýn, Cumhuriyet nasýl demokrasiyle taçlandýrýlmýþ!?

Cumhuriyet, Ýslam dininin de onayladýðý bir yönetim þeklidir.
Þura, "danýþma" demektir.
Kur'an, Müslümanlarý iþlerini birbirleriyle istiþare ederek karar vermeyi emreder.

"... Onlarýn iþleri, aralarýnda danýþma iledir..." Þura, 42/38

Sureye adýnýn verildiði þura kelimesinin geçtiði bu Ayette insanlarýn kendi aralarýndaki iþlemlerde birbirlerine danýþmalarý gerektiði, istiþareye dayalý bir hayat sürdürmelerinin çok önemli olduðu ifade edilmek istenmektedir.

Türkiye'de Cumhuriyet 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edildi.
Cumhuriyet’in ilan edildiði 29 Ekim 1923 tarihinde görevde olan Meclis, II. Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir.
II. TBMM toplam Milletvekili sayýsý: 287
Ancak oturumda hazýr bulunan Milletvekili sayýsý:158 idi.

Toplam Milletvekili: 287
Oylamaya katýlan: 158
Kabul oyu: 158
Katýlmayan : 129
Tüm Milletvekilleri deðil, oturuma katýlan 158 kabul oyu vermiþtir.

Cumhuriyet ilan edildikten sonra çok partili serbest seçim uzun süre yapýlmadý.
1923 tarihinden sonra ülkede sadece Cumhuriyet Halk Fýrkasý (CHF) var. Dolayýsýyla gerçek anlamda çok partili serbest seçim 1946 yýlýnda yapýldý.

Yani 1923 tarihinden 1946 yýlýna kadar olan 23 yýl Türkiye’de tek parti dönemi var.

1946 Genel seçimleri "açýk oy, gizli tasnif" esasýna göre yapýlmýþtýr.
Yani, vatandaþlar oylarýný açýk þekilde, herkesin gözü önünde kullanýyorlardý. Sandýklar kapatýldýktan sonra oylar gizlice, kapalý odalarda sayýlýyordu. Bu durum, seçimlerin adil ve güvenilir olmadýðý yönünde ciddi eleþtirilere yol açtý.
Bu nedenle 1946 seçimleri, Türkiye’de demokratikleþme sürecinin ilk ama tartýþmalý adýmý olarak kabul edilir.

1946 Genel seçimleri, 21 Temmuz 1946 tarihinde yapýldý.
Katýlan Partiler ve resmi sonuçlara göre TBMM’deki sandalye sayýlarý:
Cumhuriyet Halk Partisi, 395 Milletvekili, % 85
Demokrat Parti, 64 Milletvekili, % 13
Milli Kalkýnma Partisi ve Baðýmsýz adaylar:
6 Milletvekili, % 2

Gerçek anlamda eþit, gizli oy ve açýk sayým sistemiyle yapýlan ilk genel seçim, 14 Mayýs 1950 tarihinde yapýldý. Yapýlan genel seçimde Demokrat Parti, Türkiye tarihinin ilk serbest seçiminde büyük bir zafer kazanarak iktidar oldu.

 

1950 tarihinde yapýlan genel seçim sonuçlarý:
Demokrat Parti: 408 Milletvekili, %53,3
Cumhuriyet Halk Partisi: 69 Milletvekili, %39,8
Millet Partisi (MP): 1 Milletvekili, %3,1
Baðýmsýzlar: 9 Milletvekili, %3,8
Toplam: 487 Milletvekili

Demokrat Parti büyük bir farkla iktidara geldi. Celal Bayar Cumhurbaþkaný ve Adnan Menderes ise Baþbakan...
Bu seçim, Türkiye’de tek parti döneminin sona erdiði ve demokratik dönemin baþladýðý tarih olarak kabul edilir.

1954 tarihinde Demokrat Parti ikinci defa büyük farkla seçimi kazandý.

1957 tarihinde Demokrat Parti üçüncü defa seçimi kazandý. Bunun üzerine Anamuhalefet Partisi CHP ve orduda gerginlik arttý.

27 Mayýs 1960 tarihinde Türk Silahlý Kuvvetleri yönetime el koydu, Adnan Menderes, Celal Bayar ve birçok DP yöneticisi tutuklandý.

17 Eylül 1961 tarihinde Yassýada uyduruk yargýlamalarý sonunda Adnan Menderes ve arkadaþlarý idam edildi. Ve Adnan Menderes dönemi 1950 tarihinde baþladý, 27 Mayýs 1960 tarihinde sona erdi. Sadece 10 yýl sürdü...

Cumhuriyetimizin deðerleri buydu ve böyle devam etti...
Erdemli bir yönetim þekli olan Cumhuriyet erdemsiz ellerde gözyaþý, acý ve ýstýrap oldu...
Sonra darbeler, muhtýralar zinciri devam etti...

100 yýlda;
12 darbe, muhtýra ve kalkýþma!
Yüzlerce idam ve kanlý baskýn!
Sað-Sol kavgalarýyla binlerce gencin ölümü!
Banker, Banka soygunlarý ve devalüasyonlar!
Terör, þiddet ve faili meçhullerle zelil olan aileler!
Ýnançlarýndan dolayý eðitim hakký elinden alýnanlar!
... yüzlerce acý, ýzdýrap ve gözyaþý!

Ve Cumhuriyet gerçekten güzel bir rejimdir!
Devletimizin 100. yýlý ve milletimizim 5 bin yýllýk tarihi daim olsun inþaallah!

Ama,
Bizim Cumhuriyetimiz;
Demokratik mi!?
Teokratik mi?
Bürokratik mi?
Faþist mi?
Monarþik mi?
Federal mi?
Doðrusu ne olduðunu bilmiyorum ve anlamadým!?
Aslýnda kimse anlamadý!?
"Gücünüz varsa haklýsýnýz!" gibi bir sistem uygulanýyor!?

 

Türkiye'de üzeri örtülen bazý pislikleri ortaya koymak için çalýþan ve ne yazýk ki, bundan dolayý da öldürülen gazeteci Uður Mumcu, Türk vatandaþýný þöyle tanýmlýyor:
"Ýsviçre medeni kanununa göre evlenen,
Ýtalyan ceza yasasýna göre cezalandýrýlan,
Alman ceza muhakemelerine göre yargýlanan,
Fransýz idare hukukuna göre idare edilen,
Ýslam hukukuna göre gömülen kiþidir."

Üzgünüm, Cumhuriyet tarihimizde ne kadar darbe ve kalkýþma varsa, Emperyalist ABD ve Batý'nýn planladýðý ve desteklediði 15 Temmuz lanetli iþgal hareketi teþebbüsü de dahil, hepsini ülkemizde bir kesim alkýþladý ve destekledi...

Þimdi millet olarak bütün bunlardan sonra yorulmamak mümkün mu? Milletin sýrtýnda yük oldunuz! Artýk yeter! Her gün ülkem ve milletim sizinle uyanýr ve hergün ülkenin gündeminde siz!?

Atatürk maskesi ile laiklik zýrhýna bürünmüþ sizler, millete parmak sallýyorsunuz!

Artýk kabul edilemez noktasýna gelindi!

... Ve

Laiklik bu ülkeye, Müslüman olmayanlarýn inançlarýný Müslümanlardan daha rahat yaþamasý için getirilmiþtir.

Laiklik, Müslüman olmayanlarý korumuþ, Müslümanlara zulüm aracý olarak kullanýlmýþtýr. Adeta "Allah" diyen herkesin kafasýnda mel'un bir þeytan olarak dikilmiþ, binlerce Müslüman zarar görmüþ ve cezalandýrýlmýþtýr.

Ey zalimler! Ülkeye ve millete ihanet edenler! Ne olacak haliniz? Mahþerde, ebediyyen kalmak üzere cehenneme sürüleceksiniz?

Ne diyelim ki!? "Tükürmek lazým zalimlerin hayasýz yüzlerine!
"Yaþasýn zalimler için Cehennem!" diyoruz!

Mehmet Bozkurt, Eðitimci Ýlahiyatçý Araþtýrmacý Yazar