ADNAN KALKAN

-YENÝ- NESÝL YETÝÞTÝRENLERÝ ENGELLEYEN MAKAMA MEKTUP

NESÝL YETÝÞTÝRENLERÝ ENGELLEYEN MAKAMA MEKTUP
Biz, Nesli Ýhyâ Medeniyeti Ýnþâ gönüllü hareketinin gönüllü kurucu hizmetkârý.

Alemlerin Rabbinin Alemlerin efendisine emaneten gönderdiði, batýlla mücadelenin karþýsýna sapasaðlam temellerle konumlandýrdýðý Hakk davanýn gönüllü mücahidi.

Bu dava bize Âdem As’dan Fahr-ý Kainat Hz. Muhammed Asm’a kadar dipdiri ve ölü kalpleri dirilten iman davasýdýr. Bu dava bir tek genci imansýzlýk ve ebedi cehennemden kurtarmak için, nice bedelleri ve çileleri volkan gibi coþan kalplerin, ýrmak gibi çaðlayan gönüllerin mücadele davasýdýr. Ve biz bu davaya bütün çilesiyle ve þehadetiyle gönül vermiþ, bir tek yuvanýn yýkýlmamasý için, bir tek genci boþluk ve bataklýktan, uyuþturucu ve baðýmlýlýktan kurtarmak için mücadele eden gönüllü dava erleriyiz.

Biz bu davada para istemeyiz, makam istemeyiz, menfaat istemeyiz, þan istemeyiz, þöhret istemeyiz. Çünkü bu dava ne maddi menfaat ne de þan þöhret davasý deðildir. Bu dava çile, ýzdýrap, dünyalýktan mahrum kalma, hakkýnýn dahi gasp edildiði mahrum kalýnan davadýr. Bir tarafta düþmanlarýnla mücadele ederken, diðer tarafta kedilerini söylemde davanda konumlandýran ama bu davaya engel koyan gafil ve cahillerle mücadele davasýdýr. Senle birlikte secdeye giden sakalý, senin sakalýndan uzunlarla bile mücadele etmek zorunda kaldýðýn çetrefilli mücadele barýndýran davadýr.

Bu dava rahatlýk davasý deðil. “Yoksa sizden öncekilerin çektikleriyle karþýlaþmadan cennete girebileceðinizi mi sandýnýz? Onlar öylesine yoksulluk ve sýkýntý çekmiþler, öyle sarsýlmýþlardý ki peygamber ve yanýndakiler, “Allah’ýn yardýmý ne zaman gelecek?” demeye baþladýlar. Bilesiniz ki Allah’ýn yardýmý yakýndýr (Bakara,214) diyen Allah’ýn, bize bedelsiz ve çilesiz deðil bedel ve çile dolu ama Allah’ýn yardýmýnýn geleceðini müjde veren davadýr.

Ve sen ey bugünün geçici makam ve yetki emanetçisi! Sen bugün bu davada mücadele eden gönül insanlarýný engellersen, Allah’ýn davasýna ihanet edersin. Makamýn dün kimin elindeydi, bugün vebalini alýp nereye göç eyledi de ondan boþalan koltuða sen geldin? Nerde makamý, nerde yetkisi? Ya engellediði hak davanýn gönüllü insanlarýnýn ulaþtýracaðý hizmetten mahrum kalýp intihar eden gencin vebali? Ya boþanan ailelerin vebali? Ya boþluk ve dünyevilerin musallat olmasýyla imanýný kaybedenlerin vebali? Ya kendisine model bulamadýðý için baðýmlýlýk bataklýðýna batan gençlerin vebali? Makam gitti vebal kaldý olmasýn. Veyl o makam ehline ki, hakkýn davasýný muhtaç gönüllere ulaþtýran çilekeþ dava erlerini engelleyene… Bu makam kime kaldý ki sana kalsýn? Sakýn ha makam gidince vebal kalacak bir yol tutmayasýn. Sen ölsen de sadaka-i cariye býrakacak bir nesle vesile olasýn.

Ey geçici makam ehli! Hak ve batýl mücadelesi hiç olmadýðý kadar þiddetli devam ederken, yuvalar yýkýlmaya, gençler imansýzlýða, medeniyet çatýrdamaya son hýzla devam ederken, sen gönül erlerini sahadan çekersen, saha ifsat ve yýkým ehline kalýr. Bu ifsat ehli seni ve neslini de yakar. Sen de bunun sebebi olur ve Alemlerin Efendisi Asm’ýn “sebep olan iþleyen gibidir” hadisi þerifine maruz kalýrsýn. Hem sana hem ehline yazýk olur. Zalimlerden olursun. Bak Allah’ýn çaðrýsýna kulak ver ne diyor? “Zulmedenlere meyletmeyin. Yoksa size de ateþ dokunur. Sizin Allah’tan baþka dostlarýnýz yoktur. Sonra size yardým da edilmez.” Allah’ýn davasýný omuzlayan dava ehline sýrt çevirirsen ve zalimlerin yaptýðý zulümleri yaparsan, ateþ sana da dokunur. Bizim canýmýzý, þahsýmýza deðil davamýza yapýlan zulümler yakar. Biz mücadeleye devam ederken, hakkýn adaletiyle can yakanýn canýnýn yakýlacaðý güne de inanýrýz. Çünkü “Caný yanan sabretsin; can yakan da yanacaðý günü beklesin.”

Ey geçici makam ehli! Bütün makam ve mevkinin sana Allah’ýn bir emaneti olduðunu bil ve ayýl. Týpký dünyanýn faniliði gibi makamýn da fanidir. O makamý Allah yolunda bir neslin yetiþmesi için araç kýl. Dünyasýný kazanacak bir nesil ahiretini kaybederse sebep sensin. Asýl musibet dine gelen musibettir ve nesil dinsizlik cereyaný ile periþan olmuþtur. Cehennem çukuruna doðru hýzla yol alan bir neslin dünyasýný mahmur etsen ne yazar? O nesil ahirette hâkimin bizzat hüküm sahibi olduðu Mahkeme-i Kübra’da yakana yapýþacak ve Allah’ýn huzurunda senden hakkýný alacaktýr. Bu dünyada paþa, ahirette geda olmak istemezsen gel dava ehlinin nesil yetiþtirmesine hizmet et, aklýný, kalbini, ruhunu taþlaþtýrýp, nefsinin kölesi olup engel olma.

Ey geçici makam ehli! Senden önce de nesil yetiþtiren gönül ehlini engelleyen nefisperest gafiller çok oldu. Onlar bugün veyl ile anýlýrken ve büyük bir kýsmýnýn ismi bile unutulmuþken, çile ile bu davayý omuzlayanlar gönüllerde yaþýyor ve rahmet ile anýlýyor. Sen hangisinden olacaksýn?

Ey geçici makam ehli! Zannetme ki sen engelledin diye biz köþeye çekileceðiz. Biz her sahada mücadelemize devam edeceðiz. Bu yolda sürgün edilirsek hicret, hapse atýlýrsak halvet, öldürülürsek þehadete kavuþacaðýz. Bize bundan daha büyük þeref mi var?

Ey geçici makam ehli! Biz inancýmýz gereði sadece mücadeleden sorumluyuz. Sen bizi davet etsen biz gelmezsek vebal bizde. Biz mücadele ederken sen engellesen vebal sende. Yani biz seferden sorumluyuz, zaferin sahibi Allah’týr. Biz seferimizi yapar ve hesabýmýzý vermeye çalýþýrýz. Zaferin sahibi neyi takdir eserse… Ne demiþti Alemlerin Rabbi: “Ýman etmiyorlar diye neredeyse kendini helâk edeceksin! Biz istesek onlara gökten bir mûcize indiririz de derhal ona boyun eðerler.” (Þuarâ Suresi). Bize düþen sadece mücadeledir.

Ey geçici makam ehli! Titre ve kendine gel. Neslin ve nefsin ifsat olduðu þu zamanda bir avuç gönül insanýnýn nesil yetiþtirmesini engellersen, hem sana hem o nesle yazýk olur. Kendine de onlara da bu zulmü yapma. Sakýn ha, nefsin ayak altýna alýnýp akýl, kalp ve ruhun derinliðinden gelen bu çaðrýyý edebiyat yapýyor gözüyle bakýp kulak týkama. Bu imanlý ve gayretli bir neslin yetiþtirilmesi için Nesli Ýhyâ Medeniyeti Ýnþâ mefkûremizin çaðrýsýdýr. Bu hak davasýnýn hakimiyeti için bir damla da olsa engel deðil, destek olman uyarýsýdýr. Kulak týkarsan “Ne zaman Rahmân’dan kendilerine yeni bir uyarý gelse mutlaka bundan yüz ­çevirmektedirler.” ayetine muhatap olursun. Çünkü bu dava Allah’ýn davasýdýr. Biz sadece bu anýmýzdan sorumluyuz ve vazifemizi yaparýz. Rahman’dan gelen uyarý neslimizi ve ekinlerimizi ifsat edenlerle mücadeledir. Gel sen de bu mücadeleye engel olma, destek ol. Tâ ki sen ve neslin de bu ifsattan kurtulup Allah’ýn huzuruna alný ak çýkasýn.

Ey geçici makam ehli! Bu davada söylem yetmez, eylem gerektir. Söylemde davaya hizmet ettiðini söylesen de, eylemde engellersen “Ey iman edenler! Niçin yapmayacaðýnýz þeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacaðýnýz þeyleri söylemeniz Allah katýnda çok çirkin bir davranýþtýr(Saf Sûresi, 2-3) ilahi uyarýya muhatap olursun. Gel söylem ve eylem birlikteliði ile bu davaya engel deðil kapý ol. Allah’ýn azabýna ve gazabýna deðil rahmetine nail ol.

Ey geçici makam ehli! Sen olsan da olmasan da bu mücadele sürecektir. Ya sana raðmen ya senle birlikte. Karar senin. Son söz: Habunallah ve ni’melvekil.

Not: Bu makale Adnan Kalkan "Ýyi ki Yaþadým: Bedeller ve Hizmetler" kitabýnda yazýlmýþtýr.

Adnan Kalkan
adnankalkan01@gmail.com

Henüz Yorum yok

Ýlk yorumu siz yazýn.

Yorum Býrakýn

E-Mail adresiniz yayýnlanmaz.







Yazarýn Diðer Makaleleri