- 18 Aðustos 2025 - -YENÝ- CUMA HUTBELERÝ MANÝFESTOSU
- 11 Aðustos 2025 - HAKÝKATÝ ARAMAK VE DUYURMAK
- 25 Temmuz 2025 - MAKYAJ ALDATMAKTIR
- 03 Temmuz 2025 - DÝNDARLAR VE DÜÐÜNLER
- 02 Temmuz 2025 - ÝMAM HATÝP LÝSELERÝ VE MEZUNÝYET TÖRENLERÝ
- 23 Haziran 2025 - VÝZYON VE NÝTELÝK
- 15 Haziran 2025 - ÝRAN VE ÖZGÜR OLABÝLMEK
- 14 Mayýs 2025 - TURNUSOL KÂÐIDI VE YAHUDA’NIN ÖPÜCÜÐÜ
- 01 Mayýs 2025 - TÝMSAH GÖZYAÞI VE 1 MAYIS
- 31 Mart 2025 - RÜMEYSA VE VÝCDAN AYAKLANMASI
- 17 Mart 2025 - ZEKAT VERME SORUNU
- 15 Mart 2025 - BEYAZ CEKET
- 08 Mart 2025 - 8 MART KADIN ÞÝDDETÝ
- 26 Þubat 2025 - ORUCUN KEFARETÝ VAR MI?
- 22 Þubat 2025 - BUHTUNNASR VE FÝLÝSTÝN YAHUDÝLERÝ
- 04 Þubat 2025 - UMRE OKULU
- 07 Ocak 2025 - FERDÝ TAYFUR VE ÝSLAMÝ CENAZE MERASÝMÝ
- 31 Aralýk 2024 - MODERNÝZM DÝNÝ ASTROLOJÝ
- 09 Aralýk 2024 - YILBAÞI ALKOL BAÞI
- 06 Aralýk 2024 - ÝSLAM DEOLOJÝ DEÐÝLDÝR
- 04 Kasým 2024 - SORUNLU DEÐÝL SORUMLU BÝR HAC
- 21 Ekim 2024 - ZAHÝD ÞEHÝT YAHYA SÝNVAR
- 15 Ekim 2024 - DÝYANET CAMÝ VE CEMAAT
- 09 Ekim 2024 - 7 EKÝM FITRATIN DÝRENÝÞÝ
- 02 Aðustos 2024 - ÝSMAÝL HANÝYE HAFTASI
- 31 Temmuz 2024 - SÝYONÝST YAHUDÝ TERÖRÝSTLER
- 15 Temmuz 2024 - KATÝLLER ÜLKESÝ AMERÝKA
- 05 Temmuz 2024 - MÜLTECÝ GÖÇMEN PEYGAMBER
- 23 Mayýs 2024 - RAHMANIN MÝSAFÝRÝ OLMAK
- 06 Mayýs 2024 - KÜRESEL VÝCDAN AYAKLANMASI
- 16 Nisan 2024 - ÝSLAMCILAR VE EKSEN KAYMASI
- 06 Mart 2024 - RÖNESANS II GAZZE
- 24 Aralýk 2023 - ELEÞTÝRÝSEL BAKIÞ FÝLÝSTÝN
- 15 Aralýk 2022 - Kudüs’ü Bünyamin’ce Sevmek
- 10 Aðustos 2022 - Bilinç Ýntifadasý
- 15 Nisan 2022 - ÝSRAÝL YENÝ BÝR KATLÝAMA MI HAZIRLANIYOR

FURKAN YILMAZ ALTINÖZ
BÝR MEVLÝD KANDÝLÝ DAHA GERÝDE KALIRKEN
BÝR MEVLÝD KANDÝLÝ DAHA GERÝDE KALIRKEN
Sözlükte “doðum yeri ve zamaný” anlamýna gelen mevlid kelimesi, Ýslâm kültüründe özellikle Hz. Peygamber’in doðumunu, bu vesileyle yapýlan törenleri ve yazýlan eserleri ifade etmek için kullanýlýr. Ancak günümüzde yazýlý eserlerden daha çok Hz. Peygamberin doðumunu hatýrlatmaktadýr.
Mevlid etkinlikleri Hz. Peygamber’in saðlýðýnda onun doðum yýl dönümlerinde kutlanmadýðý gibi ilk dört halife dönemiyle Emevî ve Abbâsî devirlerinde de mevlitle ilgili bir uygulamaya rastlanmamaktadýr. Daha sonralarý gerek ibadet, gerek siyasi ve gerekse sosyal sebepler sonucu Ýslam dünyasýnda mevlit programlarý yapýlmýþtýr.
Bir örnek olarak, Kuzey Afrika’da önceleri mevlid kutlama âdeti yokken bunlar ilk defa kadý ve muhaddis Ebü’l-Abbas Ahmed b. Muhammed b. Hüseyin es-Sebtî el-Azefî (ö. 633/1236) tarafýndan halkýn Hristiyan bayramlarýný kutlamasýný önlemek amacýyla icra edilmeye baþlanmýþtýr.
Ýlk halifeler sonrasý beylik, halifelik ve imparatorluk dönemlerinde mevlit uygulamalarý devam etmiþ fakat uluslaþma sürecinde Suudi Arabistan hariç, Müslümanlarýn yaþadýklarý ülke ve coðrafyalarda varlýðýný sürdürmüþtür.
Mevlid yazýmlarýnda heyecan vardýr. Ayetlerin iniþi vardýr. Vahiy vardýr. Peygamberlik vardýr. Tarih vardýr. Ýnanç vardýr. Sevgi vardýr. Muhammedî (sav) muhabbet vardýr. Mevlidin varlýðý ayet ve sünnet ile sabit olmadýðý için kültürel deðer olarak Müslümanlarýn tarihinde yer almaktadýr. Yani mevlid kandilini idrak etmek farz, vacip ve sünnet deðildir. Ayrýca bu geceye ibadet yüklemek ve zorunlu kýlmak söz konusu olmamakla beraber, isteyen kiþi/gruplar Ýslami genel kanaate/karaktere aykýrý olmamak þartýyla deðerlendirebilir.
Mevlid programlarý anma programlarýdýr. Mevlid programlarýnda ortak beklenti Hz. Peygambere yakýnlýk, vesile ve þefaat beklentisidir. Ýslami ilkelerin egemen olduðu coðrafyalarda bu anlayýþ normal kabul edilse de Ýslam’ýn egemen olmadýðý, seküler düzlemde yalnýzca bu anlayýþla yetinmek asla yeterli deðildir. Günümüzde mevlid kandilleri Hz. Peygamberi anlama ve anlatmaya yönelik olmalýdýr. Ve mevlitte bilinç ve eylem yüklü bir peygamber anlayýþý elde edilmelidir.
Mevlid kutlamalarý muhataplarýndan Hz. Peygamberin varlýk nedenini/gönderiliþ gayesini ve mücadelesini, hadislerini, Kur’an ve tefsirlerini okumalarýný tavsiye etmelidirler. Mevlid geceleri davet ve tebliðe yönelik Safa tepesine, Ebu Kubays Daðýna ve Akabe tepesine dönüþmelidir. Ayný havayý soluyan, ayný hedefe kilitlenen, ayný inancý yükleyen miting alanlarýna dönüþmelidir. Hz. Peygamberi ve inanalarýný/arkadaþlarýný modellemeye sürüklemelidir. Haz, hýz ve renklere dönüþmemelidir.
Mevlid etkinliklerine bidat/dinde yoktur diye karþý çýkmak anlamsýzdýr. Sosyo-psikoloji ve ihtiyaçlar göz önünde tutularak karar verilmelidir. Ýnsanlara ulaþmak ve onlarý bir araya getirmek, kitleleri harekete geçirmek, milli ve manevi deðerleri topluma ulaþtýrma açýsýndan bakýlmalýdýr. Hatta mevlidi dinsel bir olaydan çýkararak sosyolojik bir eksene oturtarak kutlanmasý saðlanmalýdýr. Nasýl ki her hangi bir olayý (din, tarih, kültür, siyasi ve ekonomi gibi) anlamak için seminerler, konferanslar, paneller ve sempozyumlar düzenleniyor ve hiç kimse bidat/dinde yoktur diye karþý çýkmýyorsa; mevlid de bu kategoride pekâlâ deðerlendirile bilinir.
Henüz Yorum yok