İBRAHİM ERKAM

-YENİ- FITRAT-DİN-İSLAM

FITRAT-DİN-İSLAM

İnsan, kafasına takılan kavramların ne anlama geldiğini, ilim yaparak, araştırarak ve aklederek öğrendikçe düşünce ve gönül dünyası ferahlıyor. Böylece daha ayağı yere basan bir inançla amel etmeye koyuluyor. Kendi iç dünyasında şüpheler ortadan kalktıkça ufku açılıyor insanın.

Bugün temel bir konu olan fıtrat, din ve İslam kavramlarını ele alacağız.

Rivayetlere baktığımızda fıtrat, din ve İslam kavramları arasında sıkı bir bağın olduğunu görüyoruz. Biz inanıyoruz ki her insan, dünyaya geldiğinde günahsız, pak ve temiz olarak gelir. Yani fıtrat üzere doğar. Fıtrat, insanın özüdür, cevheridir. Rabbimiz, Rum Suresi'nin 30. Ayeti'nde fıtratın değişmeyeceğini ve kendisine uyulması gereken bir din olduğunu ifade ederek fıtrat ve din arasındaki sıkı bağı bize açıklıyor.

Din kelimesinin birçok anlamı olduğu gibi yaygın olarak din kelimesi, fıtrat, gidilen yol, hayat tarzı ve inanç anlamlarında kullanılır. Bu kelimeyi fıtrat ve İslam ile birlikte okuduğumuzda şu ayet bize güçlü bir ışık tutar: "Hiç şüphesiz Allah katında din, İslam'dır. Kitap verilenler ki ancak kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki hak tanımazlık yüzünden ayrılığa düştüler. Allah’ın ayetlerini inkar edenler bilmelidirler ki Allah’ın hesabı çok çabuktur."(Ali İmran,19)

Bu ayetten de anlaşılacağı üzere insanın özü, fıtratı, cevheri İslam'dır.  İslam, teslimiyetin, güvenin, doğrunun, güzel olanın adıdır. İslam, Tevhit'tir. İnsanın kibri, ihtirası, ihtilafı ve hak olan fıtratı tanımaması,  onu din açısından sapkınlığa sürüklemiştir. İnsan kendi aklı ve iradesi ile tercihte bulunmuştur. Allah'ın askeri olup Hak yolda, istikamet üzere hayat sürmek mi yoksa şeytanın askeri olup batıl yolda bir ömrü heba etmek mi? Selam olsun, fıtrat ve istikamet üzere yaşayanlara! Rabbim bizleri de fıtratına uygun, İslam ve istikamet üzere yaşayanlardan eylesin.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri