Av. Fevzi Konaç

Özgür KUDÜS İçin Yeni Bir BİSMİLLAH….

ÖZGÜR KUDÜS İÇİN YENİ BİR BİSMİLLAH….

Miraç’tan gelen sese meftun Mü’minler, Alemlerin Rabb’inin etrafını mübarek kıldığını bildirdiği o kutlu topraklara Hz. Ömer eliyle ayak bastılar. O gün ilahi emrin gereğini yapmak adına Peygamberler şehrine cana, mala, namusa, ibadethanelere dokunmadan huzur ve barış taşıdılar.

1099 yılında Haçlılar eliyle kara bulutlar kan getirdi o güzel şehre…

Şairin diliyle “gökyüzünde yapılıp, yeryüzüne indirilen şehir Kudüs” hüzünle büyük bir bedel ödedi. Binlerce Müslüman katledildi hunharca ve acımadan…

Dile kolay 88 yıl yıkıldı, yakıldı, incitildi Kubbetüs Sahra ve komşuları…

Selahaddin Eyyubi Miracın emaneti esaret altındayken 22 yıl gülmedi. Ve Allah onun yüreğindeki yangını söndürmek için rahmet yağmurlarını gönderdi… yeniden fethetti hem gönülleri hem de mübarek toprakları… o artık tarihin Kudüs Fatihi idi…

Ecdadımız Yavuz Sultan Selim Han eliyle Aksa’nın hizmetkarı olmak şerefi geldi payitaht İstanbul’a. Kanuni’ler, Abdülhamid’ler nakış nakış işlediler şehri… O gün bugündür doyamadık ilk Kıblegahımıza.

401 yıl vilayetimiz olarak Kuds-ü Şerif’e hizmet ettik. Bu hizmeti şeref bildik. Baş tacı ettik Mescid-i Aksa’nın izzetini. Biz oradayken kimse dokunamadı onun haremine. Yan gözle dahi bakamadı.

Ve ayrılık vakti gelip çatınca, Aksa zarar görmesin diye şehir savaşı vermeden büktük boynumuzu ılık ılık içimize aktı gözyaşımız… 104 yıl önce terk ederken o kutlu beldeyi, Kudüs’lü anne oradan ayrılan son Osmanlı neferinin yakasına yapıştı;

Gözyaşlarıyla dedi ki; “Bizi bu zalim İngilizlerin eline bırakıp nereye gidiyorsunuz?”

Bu ne kötü bir veda idi. O gün bugündür biz Kudüs’e, Kudüs bize hasret. Biz ayrıldıktan sonra kan ve gözyaşı kapladı Kudüs’ün ve Aksa’nın semalarını. Ve hala kapkaranlık orada gökyüzü. Şehitler… Baskınlar… İşgaller ve Yıkımlar…

Ne zaman Kudüs diye ses versek kimileri… “Unutun o güzel günleri ve maziyi” dediler…

Ama ne biz Kudüs’ü unuttuk, ne de Kudüs bizi beklemekten vazgeçti. 1917’de Kudüs’ten ayrılan ordumuzdaki son neferimizin yakasını tutan annenin feryadındaki cümleleri, gönlümüzden silemediler. O annenin torunları bugün “Nerede kaldınız?” diye soruyorlar. Bu soru bize sorumluluğumuzu yeniden hatırlatırken… onlara aşkla ve imanla diyoruz ki;

“Ey Kudüs… Ey Aksa… sizi unutmadık”

Yeniden dönüşün yollarına taş döşemek için büyük bir aşkla Besmele çekerek yola revan oluyoruz. Zihnimizden sevginizi çaldıklarını zannedenlere inat, yeniden size doğru koşmaya başlıyoruz.

Yüreklere ve zihinlere sizin aşkınızı nakşetmek için yola çıktığımız “Kudüs Aşkına” sloganımızın içini doldurmak adına, acınızı ve direncinizi duyurmak için,

Yalanın doğru gibi sunulduğu, zalimin mazlum gibi lanse edildiği, çağın savaş alanı medya üzerinden sesimizi yükseltmek için, yeniden Bismillah diyoruz…

Kudüs’ü Savunmanın & Anadolu’yu Savunmakolduğunu bu milletin gençlerine anlatmak…

Size hasret kalan gönüllere, sizin sesinizi duyurmak ve feryadınıza kulak kesilmek için büyük sevdayla Bismillah diyoruz…

www.kudusanahaber.comsitemiz üzerinden Beytülmakdis’e;

Anadolu’dan müjdelerle ses vermeye, büyük bir heyecanla nefes almaya geliyoruz… yüreği Kudüs için yanan kalplere, bir iki parça odun da biz atmak istiyoruz… bize her şeyin hayalle başladığını anlatan büyüklerimizin sözünün ardından, özgür Kudüs’e giden yolda karınca misali yolcu olmayı diliyoruz…

Gayret bizden… tevfik Allah’tandır…

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri