FURKAN YILMAZ ALTINÖZ

7 EKİM FITRATIN DİRENİŞİ

7 EKİM FITRATIN DİRENİŞİ

Fıtrat kazanacak. Biraz gecikse de fıtrat kazanacak. Fıtrat bütün yaratılmışların içine doğdukları fiziksel çevrenin etkisinde kalmadan, doğuştan getirdikleri“Mutlak yokluğun yarılarak içinden varlığın çıkması” anlamına gelir” fıtrat. Fıtrat sözü, kalemi ve görünürlüğü olmayan ama muhakeme ve değerlendirme gücü olan varlıktır. Ya da kalemi ve sözü harekete geçiren var. Başlangıçta her insanda özgür olarak var.  Bazılarında ise daha sonraları tutsaklaştırılan var.

Topraktan yaratılan insan; selamet/sağlamlık ve istikamet/amaçlılık, insan olmanın getirdiği temel kodlarla (fıtratla) yüklüdür. Yanlışa yanlış doğruya doğru diyebilen bir vergi. Bu verginin sahibi Allah’tır. Saf adil, ahlak içerikli ve tertemizdir. Ne zaman ki bu varlık/fıtrat olumsuz, yıkıcı, bozucu, ahlaksız ve adaletsiz uygulamalara yenik düştü işte o zaman; başta fıtratın ve var olan her şeyin dengesi bozuldu.

“Bazı sözler büyüdür” der son nebi (sav). Propaganda o büyülerin başında yer alır. Çipli insan üretiminin konuşulduğu bu yüzyılda, özgür bilgi/haberden söz etmek neredeyse imkânsız gibidir. İnsana doğruyu söyleyen küresel ağların olduğunu söyleyebilmek oldukça zordur. Oturduğu mahallede hatta apartmanda bile yaşanan bir olayı haber kanallarından öğrenen insanın; sağlıklı düşünceye ve seçme iradesine sahip olması beklenemez.

Direnen fıtrat zorbaların oyununu bozmakta; aklını ve geleceğini ipotek ettirmemektedir. Hangi din hangi dil hangi ulus ve hangi coğrafyaya ait olursa olsun; fıtrat dilini konuşan insan doğrunun yanında yer almaktadır. Bir araya gelebilmektedir. Alfabesi farklı da olsa aynı dili konuşmaktadır. İşte fıtrat X-Ray cihazı gibidir. Tanımlanmayan eşyanın geçişine izin vermez. Sesini yükseltir.

Şimdi 1917 yılından beri dilleri koparılmış, sesleri kısılmış, kolları kırılmış, ayakları kötürüm edilmiş, evleri başlarına yıkılmış, okulları, hastaneleri ve ibadet yerleri yakılmış bir milletin sesi: Gazze’den bir ses duyuluyor. Bu ses kulak denen organ tarafından değil fıtrat (ben) tarafından duyulmaktadır.  Göz denen organ tarafından değil fıtrat tarafından görülmektedir.

Şimdi küresel fıtrat ayaktadır. Şimdi küresel vicdan ayaktadır. Ve dünya fıtrat ve vicdan ayaklanması yaşamaktadır. Siyonizm masumluk iddiasını yitirmiştir. Siyonist katillerin varlığı sıradan Yahudileri tüketmektedir. Küresel anlamda Yahudi karşıtlığı yükselmeye başlamıştır. Sözde İsrail varlığı meşruiyetini yitirmiştir. Siyonist Yahudiler ve onlara sessiz kalan Yahudiler ve İsrail soykırımcıdır. Batı uygarlığının sözde tüm insani savları iflas etmiştir. Demokrasi, insan hakları ve yaşamın en temel hak olduğu iddiaları; Gazze’nin enkazları altında kalmıştır. BM, NATO, UAD güvenirliklerini kaybetmiştir. Amerikan, Avrupa ve Batı değerleri iflas etmiştir. Çin, Hindistan ve Rusya medeniyet anlayışlarda iflas etmiştir. Ahlakın, adaletin ve hakikatin terk ettiği İslam coğrafyası da kaybetmiştir. Çünkü çağ: Fıtrat çağıdır.

Fıtrat sesini yükseltiyor: ABD üniversiteleri Columbia, Texas, Maryland, Güney California, California Berkeley, Pittsburgh ve Brown üniversiteleri, Avustralya Sydney Üniversitesi, Fransa Sciences Po Üniversitesi, Mısır Kahire Amerikan Üniversitesi, Türkiye’deki tüm üniversiteler seslerini yükseltiler; insanlık Gazze’de ölüyor.

Kanadalı bir bilim adamının batılıları kast ederek “bunlar bizi utandıracak utançtan öldürecek…” Fransız hukukçular, Katolikler, diğer inanç sahipleri,  Güney Afrika hükümetinin soykırım davası; Bazı ABD’li siyasetçiler “bu davaya izin verecek olursak sıra bize de gelir” aldıkları cevap “evet sıra size de gelecek!” tüm bunlar fıtratın ses yükseltmesidir.

7 Ekim Gazze merkezli direniş insani bir direniştir. İnsan onurunu kurtarma eylemidir. Bunun farkında olan coğrafyaların insanları Siyonist İsrail-ABD eksenli batı medeniyetinin iflas ettiğinin farkına vardılar. Ve insanlık hakikat arayışı içerisine girdi. Bu arayış Kur’an ayetleri üzerinden değil Fıtrat üzerinden olacaktır.  Tabiat ayetleri üzerinden olacaktır. Sosyolojik ayetler üzerinden olacaktır. ABD’nin öncülüğünü yaptığı dünya düzeni çökmüştür.  Demokrasi dâhil tüm ideolojiler tarihin tozlu raflarında ki yerini almıştır. Tüm izm’lerin çıkmaz sokak olduğunu fıtrat/vicdan dillendiriyor. Şimdi tüm yönelişler tüm sokaklar ona gidiyor.

Zulmün parçalanarak içinden hakikatin çıkması.

O tek hakikat. Tek ilah. Tek din. Meydan okuyan din. İslam.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri