ÖÐR. GÖR. OSMAN UTKAN

-YENÝ- DUALAR VE GÜNLÜK YAÞAM

• admin
• 11 Aðustos 2025
• Yazar
• 332 Görüntüleme

DUALAR VE GÜNLÜK YAÞAM

Bazý mahalleler vardýr ki güvenlik, eðitim, gelir düzeyi ve iletiþim gibi konularda diðer muhitlerden ayrýþýr. Bu gibi yerler birçok hususta, çoðu zaman, dezavantajlý bir konumdadýr.  Bu gibi yerlerde asayiþ ile ilgili olarak ciddi sýkýntýlar yaþanýr.  Bu bölgeler, oralarda görev yapan polis, öðretmen ve saðlýkçý gibi kamu görevlileri için de zorluklarý beraberinde getirir.

Kayseri’de böylesi zorlu yerlerde bulunan okullarýnda uzun yýllar yöneticilik yapmýþ Gökhan Hoca, (Gökhan Orak) bana oldukça ilgi çekici bir hatýrasýný anlatmýþtý. “Benim müdürlük yaptýðým okul, oldukça zor bir okuldu.” diye baþlamýþtý, anlatmaya.  Gökhan Hoca okula giriþ yaptýðýnda, hiç aksatmadan her gün Kuran’da Ýsra suresi 80’inci ayette geçen bir duayý okurmuþ. Bu dua, bir yere girilirken, selamet ve esenlik için okunan bir duaymýþ.

Gökhan Hoca okunuþu " رَّبِّ أَدْخِلْنِي مُدْخَلَ صِدْقٍ وَأَخْرِجْنِي مُخْرَجَ صِدْقٍ وَاجْعَل لِّي مِن لَّدُنكَ سُلْطَانًا نَّصِيرًا" (Rabbi edhilni müdhale sidkin ve ehricni mührece sidkin vecalli min ledünke sultanan nasira) þeklinde olan duayý, her sabah okuyarak okula girermiþ.  Peygamberimizin Mekke’den hicret edip de Medine’ye girerken okuduðu bu duanýn anlamý “Rabbim! Gireceðim yere dürüstlükle girmemi; çýkacaðým yerden de dürüstlükle çýkmamý saðla! Bana tarafýndan yardým edici bir güç ver!"  þeklindedir.

Kendisinin deyiþine göre “Görev yaptýðým bu okullarda, onca süre boyunca, kolay kolay önemli bir sýkýntý çýkmadý.” diye vurgu yapmýþtý. Böylesi zor bir mahallelerdeki okullarda huzurlu bir þekilde görev yapmasýnýn altýnda yatan temel nedenlerden birisi olarak, okuduðu duanýn etkisi olduðuna olan inancýný dile getirmiþti.

Okul yöneticisi olan diðer müdür yardýmcýsý hocalar da Gökhan Hoca’nýn bu duayý mutat olarak okuduðunu bilirlermiþ. Günlerden bir gün okulda öðrenciler arasýnda ciddi bir kavga çýkmýþ. Aileler de olaylara karýþýnca iþler çýðýrýndan çýkmýþ ve polis olaylara müdahale etmek zorunda kalmýþ. Gökhan Hoca “O gün gerçekten zor bir gündü.” diye ifade etmiþti.

Ýþin ilginç yaný ise her gün okuyarak okula girdiði bu duayý, o gün okumadýðýný tebessüm ederek anlatmýþtý. Hatta müdür yardýmcýsý, Hoca’ya “Ya hocam! Sen galiba bugün duayý okumadýn!” diye þaþkýnlýklarýný gizleyememiþler. Gökhan Hoca da “ilginç ama ben her gün okuduðum duayý, aceleyle geldiðim için, okumayý unuttum.” demiþ.

Olan hadise “ne bir fazla ne bir eksik” bu þekildedir. Ýnanan inanýr; inanmayan inanmaz. Naçizane ben dualara fazlasýyla inanan birisiyim. Buna benzer olan, babamdan öðrendiðim her gün standart olarak okuduðum dualarým vardýr. Bu dualarý okuduðumda kendimi emniyette hissederim. Hatta yukarýda anlattýðým Gökhan Hoca’nýn olayýna benzer olan benim de hatýralarým vardýr.

Arapçasý بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ في الْأَرْضِ وَلَا فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ"þeklinde olan ve Türkçe okunuþu ise “ bismillahillezi la yedürru ma asmihi þeyun filardi ve la fissemai ve hüvessemiul alim” þeklinde olan bu duayý, yýllardýr sürekli olarak sabahlarý uyandýðýmda ve gece uyuduðumda mutlaka okumaya çalýþýrým. Anlamý ise “Ýsmi sayesinde yerde ve gökte hiçbir þeyin zarar veremeyeceði Allah’ýn adýyla. O her þeyi duyar ve bilir.’ derse, ona hiçbir þey zarar vermez.” þeklindedir.

Babam rahmetli her sabah ve her gece uyumadan önce bu duayý okurdu. Bana da her seferinde okumam için tavsiye ederdi. Nitekim peygamberimiz bahsi geçen dua ile ilgili olarak “Kim sabah uyandýðýnda bu duayý okursa gece uyuyana kadar selamet içinde olur; kim ki gece uymadan önce üç defa okursa sabah uyanana kadar selamet içinde olur ve ona hiçbir þey zarar veremez” diye buyurmuþtur.

Geçenlerde ilim yayma ödülleri ile ilgili olarak Erciyes Kültür Merkezinde bir toplantýya katýlmam gerekiyordu. Biraz geç kalmýþtým ve aceleyle evden çýktým. Her gün okuduðum duamý okumamýþtým. Toplantýya yetiþmiþtim. Hatta biraz zamanýmýz olduðu için Ýlim Yayma Cemiyeti’nden diðer arkadaþlarla büyük salondaki sunumlarý dinlemek için salona geçtik. Kendi toplantýmýz katýlmak için büyük salondan ayrýlýrken, düz zemine iki basamak kalmýþtý ki ayaðým burkuldu ve yuvarlanýp yere yýðýldým.

Birkaç gün ayak bileðim aðrýmýþtý. Yanýmda küçük oðlum Yunus da varken, laf arasýnda arkadaþlara “Her gün okuduðum duamý bu sabah okumamýþtým.” dedim. Yunus da bana her evden çýktýðýmýzda “Baba duaný okudun mu?” diye sorarak, artýk bana hatýrlatmada bulunmaktadýr.

Bu durumlara binaen Nizip Ýmam Hatip Lisesi ilk mezunlarýmýzdan Mustafa Yýldýrým aðabeyim ile konuþurken çok güzel ve yerinde bir tespitte bulunmuþtu. Kendisi “Bu tarz dini pratiklerin gerçek hayatta, ciddi anlamda, bir karþýlýðý bulunmaktadýr. Binlerce yýldýr bu böyle olduðu için günlük yaþamda insanlar Ýslam’ýn topluma sunduðu bu pratiklerden asla vaz geçmiyorlar. Din böylece toplumlarýn vaz geçilmez bir unsuru olarak yerini korumaya devam etmektedir.” diye açýklama getirmiþti. Kendisinden Allah razý olsun.

Büyükler “Yer gök dua ile…” derlerdi. Büyüklerimiz en ufak bir þey dahi için bile olsa, dua etmemin önemine dikkat çekerlerdi. Kuranda geçen dualarýn ve peygamberimizin bizatihi yaptýðý dualarýn okunmasý oldukça kýymetlidir. Tabi ki “kalpten yani samimi bir þekilde ve inanarak dua edilmesi” ise ayrýca bir öneme sahiptir.

Dua ile kalýn!

Dua eder dua bekleriz.

Gazze için dua etmeyi ihmal etmeyelim.