MEHMET BOZKURT

-YENÝ- SÝYONÝZM VE SALOÞÝZM ÝLE YAÞAMAK!

• admin
• 01 Ekim 2025
• Yazar
• 41 Görüntüleme

SÝYONÝZM VE SALOÞÝZM ÝLE YAÞAMAK!

Siyonizmi ve Saloþizmi çok iyi tanýmadan ve anlamadan hayattasýnýz ama hayat sizde deðil! Hep tehdit altýnda ve tehlikedesiniz demektir!
Siyonist Yahudiler, tarih boyunca birçok Peygambere karþý gelmiþ, bazýlarýný yalanlamýþ ve bazýlarýný da öldürmüþlerdir.
Peygamberleri bile öldüren bir toplumla karþý karþýyadýr insanlýk bugün!
Kur’an'da ve Tevrat’ta bu durum sýkça zikredilir.
Kur’an'da, Yahudilerin Peygamberleri öldürmeleri büyük günahlarýndan biri olarak anlatýlýr.

"Onlar (kitap ehli) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah’ýn ipine (sözüne) ve insanlarýn (mü'minlerin) ipine (sözleþmesine) sýðýnmanýn dýþýnda kendilerine alçaklýk (damgasý) vurulmuþtur.
(Onlar) Allah’tan (gelen) bir gazaba uðramýþ ve çaresizliðe mahkum edilmiþtir.
Zira onlar Allah’ýn Ayetlerini inkar ediyor ve Peygamberleri haksýz yere öldürüyordu. Çünkü isyan etmiþ ve haddi aþmýþlardý." Al-i Ýmran, 3/122

Özellikle Hz. Zekeriyya (a.s) ve oðlu Hz. Yahya (a.s)’ý öldürdükleri rivayet edilir.
Kur’an’da, Yahudilerin genel olarak "Peygamberleri öldürdükleri" belirtilir.
Ancak hangi Peygamberlerin öldürüldüðü isim zikredilmez.

Yaþadýðýmýz dünyayý bugün yöneten kalbi mühürlenmiþ Siyonizm'dir. Siyonizmin ise en büyük destekçisi emperyalist ABD'dir!
Bunlar;
Ahlakýný kaybeden para sahipleridir!
Adalet anlayýþýný kaybeden güç sahipleridir!
Merhametini kaybeden makam sahipleridir!
Ýnsanlýk erdemini kaybeden kiþilik sahipleridir!
Bunlardan huzur dolu bir dünya beklemek mümkün deðildir. Anlaþýlan dünya; kan, Kin, nefret, gözyaþý, acý ve ýstýrap yaþayacak...

Erdem sahibi insanlarýn yaþadýðý bir dünyada haksýzlýk ve zulüm olmaz!
Ne yazýk ki;
Bugün dünyayý Trump denilen zalim ve dengesiz yönetiyor! Siyonizm ise hortladý ve kudurmuþ!
Ýnsanlýk sessiz mi sessiz?
Müslümanlar ise nefessiz!

Mahþer çok þeye gebe!
Ýlahi adalet zerre þüphe duyulmadan tecelli edecek!
Kafirler hem rezil ve hem de zelil olacak!
Müslümanlar da çok iyi sýnav vermediler!
Üzgünüm, keþke böyle bir dünyada yaþamasaydým!?

... Ve
Ýsrail'in Haaretz Gazetesi'nde dikkat çeken bir analiz yayýmlandý...
Siyonizm, Türkiye hakkýnda ne diyor!?
"Türkiye'ye saldýrýnýn sonucu felaket olur."
"Türkiye ile Ýsrail arasýnda savaþ çýkarsa bu sýradan bir çatýþma deðil, küresel dengeleri sarsacak stratejik bir deprem olur."
"Türkiye'nin kara gücü ve bölgedeki etkinliðinin Tel Aviv'i ciddi þekilde zorlayacaktýr."
"Açýk çatýþma çýkarsa sonuçlarý felaket olur, tüm Orta Doðu ve Batý güvenlik düzeni için."

Çünkü Türkiye, modern tarihinin hiçbir döneminde bu kadar baðýmsýz olmamýþtý. Türkiye bugün, dýþ politikasýnda tam baðýmsýz bir ülke oldu.
Ýçerde birilerinin yarattýðý kaos ve kargaþaya raðmen...

... Ve
Ýbranice'de Musa: "Suyun üzerinden gelen kurtarýcý" demektir.

Siyonizm'in zulmüne karþý bu gidiþ, Hz. Musa (a.s)'ýn zalim Firavun'a karþý Nil üzerindeki yolculuðu gibi olsun inþaallah! Nasýl ki, o gidiþ Firavun'un ve zalim düzeninin sonu olduysa, Hamaslý kardeþlerimizin yolculuðu da haydut Ýsrail’in, zalim Netanyahu’nun ve dengesiz Trump'un sonu olsun inþaallah!

Dönüþleri de Hz. Musa (a.s)'ýn denizleri yararak zaferle dönüþü gibi olsun inþaallah!
Þer sandýðýmýz þeylerde hayýr vardýr!
Müslümanlar dayak yiye yiye bir gün topyekün ayaklanacaklardýr inþaallah!

... Ve
Þimdi bana diyeceksiniz ki, Siyonizmi anladýk da Saloþizm nedir!?
Bu ifade bana ait...
"Sosyalistçe düþünüp kapitalistçe yaþayanlara saloþ!" diyorum!

Son 100 yýldýr ayný tas ve ayný hamam!
Kellim kellim la yenfa!
"Konuþ, konuþ faydasý yok, boþuna!"

Benim caným ülkemde birileri;
Ýçiyorlar, ama sarhoþ sayýlmýyorlar!
Çalýyorlar, ama hýrsýz olmuyorlar!
Taciz ediyorlar, ama sapýk olmuyorlar!
Öldürüyorlar, ama katil olmuyorlar!

Suçlarý hafifse Ýzmir Marþý okuyorlar!
Suçlarý aðýrsa Atatürk maskesi takýyorlar!
Durum çok vahimse direk Anýtkabir'e yürüyorlar!

Ýþte bu rezillik, yýllardýr ülkenin sýrtýna kambur olmuþ çapsýzlarýn zavallý oyunudur!
Gerçek bir vizyonu olmayan, halka umut yerine sadece slogan haykýran, hatasýný örtmek için milletin deðerlerini istismar eden bir anlayýþtýr!
Caným ülkemin önünü týkayan, enerjisini tüketen, geliþmesini engelleyen, gençliðe ufuk vermeyen tam da bu zihniyettir.
Türkiye, bu çapsýzlarýn kirli oyunlarýný çok gördü, çok yaþadý.
Ama unuttuklarý bir þey var:
Millet artýk kandýrýlmýyor!
Caným ülkem, artýk bu çapsýzlarýn yükünü taþýmak zorunda deðildir!
Vatanýn ve milletin geleceði, millete inanmayan ve vatan sevgisi olmayan bu kifayetsizlerin eline asla býrakýlamaz!

...Ve
Tarihimizde bir sayfa açtým, þöyle yazýyordu.
1908 tarihinde Ýstanbul Sirkeci Garý’nda utanç dolu bir tören var!
Ýngiliz Büyükelçisi geliyor, sözde Türk aydýnlarý büyük bir heyecanla karþýlýyor.
Ýngiltere, dünyanýn en sömürgeci devleti…
Ancak Türk aydýný için, "özgürlük timsali" ve aydýnlarýn tek derdi "Ulu Hakan Abdülhamid Han'a" karþý olmak!
Ve Meþrutiyet ilan edilince…
Ýngiliz Sefiri Tren ile Ýstanbul’a geliyor.
Sirkeci istasyonu dolup taþýyor!
"Yaþasýn Ýngiltere! "Varol Sefir Hazretleri!" nidalarý yükseliyor!
Ve o gün tarihin en büyük utancý yaþanýyor!
Sözde aydýn gençler, Ýngiliz Büyükelçi'nin arabasýnýn atlarýný çözüyorlar ve kendilerini At olarak koþuyorlar!
Ýngiliz Sefiri oturuyor, bu sürüntüler At olmuþ arabayý çekiyor...
Olayýn þahidi olan Ahmed Ýhsan anlatýyor:
"Ýngiltere’ye o kadar hayrandýk ki, Sefirin arabasýný At gibi biz çektik!"
Bundan sonra bir grup sürüntü daha da ileri giderek, ertesi gün heyet halinde Ýngiliz Büyukelçiliði'ne giderler!
"Saygýlar, baþarýlar, teþekkürler!..."
Büyükelçi sadece "Thanks!" diyor ve  bizim saloþlar mest oluyor, gurur duyuyorlar!
O günlerde yeter ki, Ulu Hakan Abdülhamid Han ile ayný fikirde olmayalým,
gerekirse Ýngiliz At'ý bile oluruz!"
Bugün artýk kimse Sefir arabasýný At gibi çekmiyor! Ama Ýngiliz dergilerine Türkiye’yi þikayet edenler var…
"Ýngiltere bizi neden savunmuyor?” diyenler var!
1908 tarihinde At olan köleler, 
2025 tarihinde el etek öpmek için hazýr bekleyenler var...
Zihiniyet hala tutsak, tek fark koþum takýmý yok! Ama bazen ayný zihniyet, Ýngiliz anahtarý olmak için sadece daha modern çoraplar giyer...
Tarih tekerrür etmez derler!
Eksik olan ne!?
Kiþilik yok, kalite hiç yok! Sürüntü saloþlarla iþimiz var!
Onlara göre aydýn olmak için; "küfredeceksin!" "Tüküreceksin!" "Kýracaksýn, dökeceksin!" "Cami duvarýna..."
Ve utanç üzerine utanç yaþatacaksýnýz!
Farkýnda deðiller yaþadýklarý utancýn!?...
Aslýnda "tükürmek lazým zalimlerin hayasýz yüzüne!"

Utanç veren cesaret...
Atý indirip kendini baðlamak… Normalde insana "aþaðýlanma" gibi gelen bu davranýþ, o günün sözde Jöntürkleri için bu bir gurur vesilesi olmuþtu.
Bugün de farklý isimler ve farklý yüzler, farklý unvanlarla ayný zihniyet devam eder. Dün arabaya kendini koþan eþekler vardý, bugün ise ekranlara, mikrofonlara ve küresel güçlerin çýkarlarýna gönüllü baðlanan kalemler, diller ve sürüntü saloþlar var.
Kendisini "aydýn", “ilerici” ve “demokrat” diye tanýtan bu zürriyetin ortak noktasý, kendi halkýna yabancý, efendisine sadýk bir köle çizgi izlemesidir.
Sonuç: Aramýzda dolaþan bu insancýklar, efendilerinin arabasýný çeken eþekten baþka bir þey deðildir.

Bunlar satýlýk beyinlerdir...
Bunlarda insan ve vatan sevgisi yok...
Din denilince cin çarpmýþ gibi titrerler...
​​​​​​​Sonunda yatay olarak Cami'nin önüne getirilip müslümanlara teslim edilirler!

Mehmet Bozkurt, Eðitimci Ýlahiyatçý Araþtýrmacý Yazar