Osman ÖZENÇ

İMANIN İZHARININ MERKEZİ: KUDÜS

İnsan umreye gitmeden önce Kudüs'e gitmeli çünkü; Düşmanını tanımayan dostunu düşmanından ayırt edemez. Yahudileri 1000 yıllık sürgün ve esaret döneminde onları diri tutan şey şu cümledir: "Ey Kudüs seni unutursam sağ elim kurusun". Yahudi çocuklar, bu duayı her sabah yaparlar. Bu dua sayesinde çözülüp kaybolmamışlar ve Kudüs'ü unutmamışlar. Böylece sabırlarının neticesinde ne acıdır ki bugün Kudüs'e sahip olmuşlardır. Kudüs'te, Filistin'de her gün babalarının yahut kardeşlerinin veya evlatlarının katilleriyle yüz yüze yaşayan  kardeşlerimiz, imanın nasıl bir bedelinin olduğunu tüm dünyaya göstermişlerdir. Biz burada sevmediğimiz bir insanın yüzünü gördüğümüzde o günkü enerjimiz tükeniyor. Kendimizi çok kötü hissediyoruz. Halbuki Filistin’deki kardeşlerimiz yakınlarını şehit eden katiller ile her gün yüz yüze yaşamanın yanı sıra, her an kendilerinin de şehit edilebilme ihtimal ile yaşamaktadırlar. Biz burada izlediğimiz videolara tahammül edemezken onlar bu hayatın içerisinde yaşamaktadırlar. İnsan Kudüs'e gidince Müslüman olmanın ne manaya geldiğini gözüyle görerek, o atmosferi içerisinde hissederek anlamaktadır. Kudüs, kişinin imanı ile yüzleştiği yerdir. Kayıpların en büyüğü, hürriyetin kaybedilmesidir yani esarettir. Bugün hiçbir suçları olmadığı halde sadece Allah dedikleri için Yahudilerin zindanlarında birçok Müslüman işkence altında ömür geçirmektedir. Sosyal hayatta  ise dayanılmaz bir baskı yaşanmaktadır. Daha yeni eğitim yılı başladı. Sebepsiz yere İsrail askerleri Filistinli öğrencilerin okuduğu okullara baskın yaparak keyfi bir şekilde biber gazı kullanmışlardır. Ne acıdır ki bunlar artık sıradanlaşmış olaylar hükmündedir. Biz burada bu zulmü sıradan bir olaymış gibi izlesek de, 100 yıldır Filistin’deki Gazze'deki Kudüs'teki kardeşlerimiz bu direnmeyi nesilden nesile aktarmışlardır. Böyle bir dirence şahit olmak, bizim kendi hayatımızın ne kadar boş ve anlamsız şeyler uğruna geçtiğini göstermek açısından çok önemlidir. Yazımı Buhari'de bulunan bir hadis-i şerif ile tamamlıyorum. Sevgili Efendimiz Aleyhisselam buyuruyor ki: "Bir kimse namaz kıla kıla anlı dizi çürürse, Allah korkusundan ağlaya ağlaya gözleri kör olsa, oruç tuta tuta karnı sırtına yapmışsa, o kimse hak hakim olsun düşüncesi içerisinden geçmeden ölürse münafıklık şubelerinden bir şube üzerine ölmüş olur" 2 milyarlık İslam aleminin ortak ve en büyük derdi yeryüzüne hakkın yeniden hakim olması olmalıdır. Hayatın merkezinde bu olmaz ise, bunun ne anlama geldiğini kişi Kudüs’te şahit olarak görür.  Hak nedir batıl nedir orada anlar. Hak olmayınca batıl ne yapıyor orada anlar. Dolayısıyla Kudüs, insanın imanının izharının merkezidir. İnsan önce Kudüs'e gitmeli sonra umreye gitmelidir ki Allah'a kul Habibine Ümmet olduğunu doğru anlayıp ifade edebilirsin. Allah'ın selamı üzerinize olsun.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri